NİĞDE - CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkta ithalatı eleştirerek, "Yem ithal, hayvan ithal, çoban ithal, et ithal ve aşı ithal ama yerli ve milli hayvancılığımız var" ifadesini kullandı.
Niğde’de besicilik yapan Nazmi Güçlü’yü çiftliğinde ziyaret ederek hayvancılıkta yaşanan sorunları dinleyen Gürer, Türkiye’nin hayvancılıkta giderek derinleşen sorunlarla karşı karşıya olduğuna dikkati çekti.
Babadan oğula tüm ailenin yıllardır besicilik yaptığını belirten Güçlü sektördeki sorunlarıa vurgu yaparak, "Yıllardır bu işi yapan biri olarak şu anda Türkiye'de hayvancılıkla uğraşanların mutlu olduğunu söylemek mümkün değil. Büyük bir sıkıntı var. Hem küçükbaşta hem büyükbaşta. Küçükbaş hayvanda maliyet çok yüksek. Bir üretici küçükbaş hayvanı 8-9 bin liraya alıyor, etlendirene kadar maliyet 12-13 bin lirayı buluyor. Kestirdiğinde ise 11.000 - 11.500 liraya, zarar ediyor." dedi.
Güçlü, büyükbaş hayvan besiciliğinde yaşanan maliyet artışına değinerek, "Bir dana almak 80-90 bin lira. 100 hayvan alındığında sadece alım maliyeti 9 milyon lira. Bunun yem, bakım gibi maliyetleriyle birlikte toplamda 12-13 milyon lirayı buluyor. Bu parayı hiç kimse verip de besicilik yapmaz. Devletin düşük faizli destek vermesi lazım." ifadesini kullandı.
Süt fiyatının yükseldiğini ama küçük üreticilerin halen 12-14 liradan sattığına dikkati çeken Güçlü, "Yemin kilosu 17-18 lira, sütün kilosu 12-13 lira. Bu karşılamıyor. Çobanın maaşı 45-50 bin lira. Devletin bu maliyeti karşılaması gerekiyor. Damızlık hayvanlara daha fazla destek verilmesi lazım. Hayvanın yediği içtiği maliyetin en az yüzde 20-30’u karşılanmalı." diye konuştu.
Ülkede hayvancılıkta sorunlar bitmediğini aksine katlanarak büyüdüğünü vurgulayan Gürer ise 16 milyon 800 bin büyükbaş hayvan varlığı görülmesine rağmen etteki açığın devam ettiğini kaydetti.
Ülkede dana eti ithalatının sadece 2023 yılında 18 kat arttığını belirten Gürer, "Hayvan ve et ithalatı 2010 yılında başlamıştı ve hızla devam ediyor. O günden bu yana 11 milyon hayvan ithalatı yapılmış, 12 milyar dolar yurt dışına gitmiş ama bu soruna kalıcı bir çözüm bulunamamış. Yem ithal, hayvan ithal, çoban ithal, et ithal ve aşı ithal ama yerli ve milli hayvancılığımız var." dedi.
Gürer, süt üretimi tarafındaki çöküşe de işaret ederek, "Ülkemizde halihazırda çiğ süt ve süt ürünleri işleme tesisi sayısı 2 bin 465. Bu tesislerde süt üretimi sağlanıyor. Ancak son aylarda süt üretiminde düşüş yaşanıyor. Çünkü süt, maliyetin altında bir fiyatla alınıyor. Litresi 17 lira 15 kuruştan 18 lira 35 kuruşa çıkarıldı ama farklı bölgelerde sütün maliyeti 20 lirayı buluyor. Üretici de bu durumda hayvanını kesime gönderiyor." ifadesini kullandı.
Hayvancılığı yeniden ayağa kaldırmak için desteklemelerin artırılması gerektiğini belirten Gürer, şöyle konuştu:
"Başta çobanların sosyal güvenlik primi ödenmeli. Kırsalda hayvancılık yapan ailelerin, gençlerin ve kadınların sosyal güvenlik primi devlet tarafından karşılanmalı. Ahır giderlerine de destek verilmeli. Hayvan aşıları artık ücretli. Daha önce ücretsizdi. Şimdi ücretli olması ek maliyet yaratıyor. İğnesi, ilacı, bakımı, çoban maliyeti, yem, saman, silaj, hepsi büyük bir yük. Saman şu anda ton fiyatı 3000-3500 lira. Konya’da yonca 9 bin liraya alınıp İzmir’de 13 bin liraya satılıyor."
Yorumlar
Kalan Karakter: