ANKARA - Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD), tarımsal kredilerde sübvansiyon oranlarının yüzde 50’den yüzde 25’e düşürülmesinin çiftçilerde 'artık üretmeyin' hissiyatı uyandırdığını bildirdi.
TÜSEDAD'dan yönetim kurulu adına yapılan açıklamada, Türkiye’nin dört bir yanında üretim yapan çiftçilerin, her geçen yıl artan üretim maliyetleriyle mücadele ederken, iç piyasadaki talep daralması ve ekonomik koşullar nedeniyle ürünlerini çoğu zaman maliyetinin altında satmak zorunda kaldığı belirtildi.
Bu durumun, tarım sektöründe derin bir memnuniyetsizlik ve umutsuzluk yarattığı, üreticinin üretimden çekilme riskini her geçen gün artırdığını vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Cumhurbaşkanı Kararı ile 30 Aralık 2023 tarih ve 32415 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
'Ziraat Bankası A.Ş. ve Tarım Kredi Kooperatiflerince Tarımsal Üretime Dair Hazine Destekli Yatırım ve İşletme Kredisi Kullandırılmasına İlişkin Karar'ın 3. maddesi 11. bendine göre kararın yürürlükte olduğu dönem boyunca kredi üst limitleri her yılın sonunda, takip eden yılın ocak ayının birinci gününden geçerli olmak üzere TÜİK tarafından periyodik olarak yayımlanan Tarımsal Girdi Fiyat Endeksine göre revize edilir denmektedir. Ancak bu karar 7 Mart 2025 tarih ve 32834 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan geçici bir madde ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Eğer bu madde yürürlükten kaldırılmamış olsa idi 2025 yılı üst limitlerinin; TÜİK tarımsal
girdi fiyat endeksinde belirtilen yüzde 32,49’luk artış ile sütçü ve kombine sığır yetiştiriciliği üst limitinin 60 milyon liradan 79 milyona, büyükbaş hayvan besiciliğinde 40 milyondan 52 milyona ve hastalıktan ari hayvan yetiştiriciliğinde ise 80 milyondan 105 milyona artması anlamına gelecekti."
- "ÇİFTÇİLER HEZEYANA UĞRAMIŞTIR"
Bu artış dikkate alındığında 2026 yılı için 2025 yılı eylül ayı TÜİK tarımsal girdi fiyat endeksi
(yüzde 28,90) dikkate alındığında ise, sütçü ve kombine sığır yetiştiriciliği üst limitin 101 milyona, büyükbaş hayvan besiciliğinde 67 milyona ve hastalıktan ari hayvan yetiştiriciliğinde ise 135 milyona artması gerektiği vurgulanan açıklama, şöyle devam etti:
"Henüz limitlerin yükseltilmeyeceği kararına göre planlama yapmaya çalışan çiftçilerimiz,
24 Ekim 2025 tarih ve 33057 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yeni kararname ile bir kez daha hezeyana uğramıştır. Yeni çıkan bu kararname ile 24 Ekim 2025 itibarıyla kullandırılacak kredilerde faiz yükü birçok kalemde iki katına çıkmıştır. 1 Ocak 2024'ten beri değişmemiş olan kredi üst limitleri 31 Aralık 2026'ya kadar aynı miktarlarda bırakılmış hatta bazı kalemler de indirime gidilmiştir."
- "HAYAK KIRIKLIĞI"
Çiftçilerin, bir süredir üretimlerini bahsi geçen kredi imkanları ile yürütebildiği ve çiftliklerinde üretim için gerekli nakit akışını bu yolla sağladığı atktarılan açıklamada, "Bu
nedenle ülkemizin içinde bulunduğu enflasyonist ortamda üretim maliyetlerinin yükselmesi nedeniyle ayakta durmaya çalışan çiftçilerimizin bu karar neticesinde üretimden çıkmaları kuvvetle muhtemeldir. Üretimin azalması ise gıda fiyatlarının yükselmesi ve halkın gıdaya ulaşmasının daha da zorlaşacağı anlamını taşımaktadır. Yapılan bu olumsuz değişim, çiftçilerimizde büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştır." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, son 2 yıldır tarımsal girdi fiyat endeksinde meydana gelen yaklaşık yüzde 30’luk artışa rağmen, sübvansiyon oranlarının yüzde 50’den yüzde 25’e düşürülmesinin çiftçilerde 'artık üretmeyin' hissiyatı uyandırdığı ve üretimden çıkmanın yollarını arar hale getirdiği bildirildi.
Çiftçilerin üretimde kalması ve verimliliğini artırabilmesi için ucuz finansmana her zaman ihtiyacı olduğu aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ucuz finansmana ulaşamayan çiftçi ya girdilerinden kısacak ya da yüksek faizle borçlanarak üretim maliyetini arttıracaktır. Her iki halde de sonuç ülke ekonomisi ve
tüketicilerimiz açısından büyük bedeller ödememize neden olacaktır. TÜSEDAD olarak, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve çiftçimizin üretimde kalabilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyoruz. Ülkemizin gıda arz güvenliğini korumanın yolunun çiftçiyi ayakta tutmaktan geçtiğini bir kez daha hatırlatıyor; kararın çiftçiler üzerindeki olumsuz etkilerinin en kısa sürede gözden geçirilmesi çağrısında bulunuyoruz."

Yorumlar
Kalan Karakter: