Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, buğdayda 2025 yılı müdahale alım fiyatının maliyet ve refah payı gözetilerek hasat öncesi piyasa da oluşan fiyatların üzerinde açıklanmasını beklediklerini bildirdi.
Bayraktar, Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu (IFAP) tarafından alınan kararla 1984 yılından bu yana her yıl tüm dünyada kutlanan 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türk çiftçisinin tüm zorlu koşullara rağmen üretmeye devam ettiğine dikkati çekti.
Bu çabanın kıymetini bilmek, sadece üreticiye değil, ülkenin de geleceğine sahip çıkmak anlamına geldiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
"Günümüzde dünya genelinde iklim krizinin etkileri daha da belirginleşiyor; kuraklık, ani hava olayları ve tarımsal üretimdeki dalgalanmalar, hem üreticiyi hem de tüketiciyi derinden etkiliyor. Küresel fiyat dalgalanmaları, enerji maliyetlerindeki artış ve bölgesel jeopolitik gelişmeler, gıda tedarik zincirlerini zorlaması tarımın ne kadar stratejik bir konumda olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Bu zorlu koşullara rağmen, Türk çiftçisi 2025 yılında da tarlasını terk etmeyerek gıda arzını sağlamak adına insanüstü bir çaba gösteriyor. Bu çabanın kıymetini bilmek, sadece üreticiye değil, ülkemizin de geleceğine sahip çıkmaktır. Tarım Sektörü Gayrisafi Yurt içi Hasılanın yüzde 5,6’sını, istihdamın ise yüzde
14,8’ini sağlıyor. Ülkemiz birçok tarımsal ürünün üretiminde ve ihracatında ön sıralarda
bulunuyor. Fındık, kuru üzüm, ayva, kuru kayısı ve kuru incir ihracatında dünyada
lider konumdayız."
Henüz mayıs ayında olunmasına rağmen 2025 yılının tarım sektörü için şimdiden
afet yılı haline geldiğini aktaran Bayraktar, şubat ayında Mersin, Adana ve Hatay başta olmak üzere birçok ilde zirai don afeti yaşandığını, ardından nisanda 65 ilde etkili olan bir don afeti daha meydana geldiğini ve tarım ürünlerine ciddi zararlar verdiğini bildirdi.
Çiftçilerin, bunca zorluğun yanı sıra, bir de pahalı girdilerle borçlanarak üretim yaptığını vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti:
"Gübre, mazot, yem, zirai ilaç, elektrik, sulama, tohum ve işçilik maliyeti sürekli artıyor. Yüksek maliyetle üretim yapan çiftçilerimizin borçları da günden güne katlanıyor. 2025 yılının mart ayında çiftçilerimizin bankalara olan borçları bir önceki yıla göre yüzde 50 oranında artarak 996 milyar 177 milyon liraya yükseldi. Çukurova’da buğday ve arpa hasadı başladı. Bu sezon küresel ısınmanın etkisiyle kış aylarında beklenen kar yağışlarının yetersiz olması, yağışların zamanında gerçekleşmemesi ve yaşanan doğal afetler buğdayda kaliteyi ve özellikle kıraç alanlarda verimi düşürdü."
Buğday üreticilerinin, üretimde yaptığı masrafların, verdiği emeğin ve döktüğü alın terinin karşılığını almak istediğine dikkati çeken Bayraktar, "Müdahale alım fiyatındaki artışın enflasyon oranının altında kalmaması ve ödemelerin gecikmemesi gerekiyor. 2025 yılı müdahale alım fiyatının maliyet ve refah payı gözetilerek hasat öncesi piyasa da oluşan fiyatların üzerinde açıklanmasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
"Biz üretmezsek Türkiye aç kalır" diyen Bayraktar, şunları kaydetti:
"Bu bilinçle, üreticilerimizin yanında olmaya, onların sesi olmaya ve toprağa emek veren herkesin hak ettiği değeri görmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Tüm çiftçilerimize doğal afetlerden uzak, bereketli bir hasat dönemi diliyor; 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü yürekten kutluyorum."
Yorumlar
Kalan Karakter: