[gallery ids="2285,2279,2280,2288,2289,2290,2284,2283,2287,2286,2281,2282,2277,2267,2262,2276,2275,2274,2263,2264,2273,2268,2269,2270,2271,2272,2266,2265,2261,2259,2260"]
Birkaç yıl öncesine kadar balıkçılık ve Bursa siyahı incir üretimiyle bilinen Bursa'nın Gölyazı Mahallesi, şimdilerde turizmin gözdesi olarak gezi rotalarının ilk sıralarında yer alıyor.
Uluabat Gölü'ne kıyısı olan Nilüfer ilçesine bağlı Gölyazı Mahallesi sakinleri, uzun yıllar geçimini balıkçılık ve çevresindeki topraklarda ürettikleri meyve-sebzeden sağladı. Özellikle Bursa siyahı inciri ve zeytin bölgenin en önemli tarım ürünlerinden.
Özellikle ticari öneme sahip tatlı su ıstakozu (kerevit) ile turna ve sazan balıkları gibi 21 tür balığın bulunduğu gölün doğal yapısı, zamanla evsel ve sanayi atıklarının gelmesinin yanı sıra erozyonun etkisiyle bozuldu.
Bu ekolojik yapının bozulmasına nereden ve nasıl getirildiği belli olmayan istilacı balık İsrail sazanının hızla çoğalması da eklenince göldeki balıkçılık zamanla azaldı.
Önce kerevit yok oldu gölde. Ardından diğer balıklar çıkmaz oldu ve turna, sazan gibi balıklar da azaldı.
Uluslararası Yaşayan Göller Ağı’na üye, ortalama derinliği 1-2 metre olan Uluabat Gölü'ne kıyı Gölyazı, gezginlerin, gazetecilerin, haber sitelerinin yazdıklarıyla turizmde adını duyurmaya başladı.
- Balıkçı kayıkları gezi kayığı oldu
Bursa’nın en zengin antik yerleşim yerlerinden olan, tarihi M.Ö 6. yüzyıla kadar uzanan Gölyazı, sahip olduğu Roma ve Osmanlı dönemine ait eserler, 750 yıllık Ağlayan Çınarı, gölün üzerindeki köprüsü gibi turistik değerleriyle giderek ön plana çıktı.
"Küçük Venedik" olarak da nitelendirilmesiyle yurt dışından bile ziyaretçilerin ilgi gösterdiği Gölyazı, bugün gezi rotalarının ilk sıralarında yer almaya başladı.
Onlarca kuş türünün görülebildiği, gün batımının eşsiz sunumunun izlendiği Gölyazı, balıkçı köyünden turizm köyüne kabuk değiştirdi.
Halen az da olsa balıkçılığın yapıldığı mahallede göl manzaralı onlarca lokanta, kafe açıldı. Buralarda gölden çıkan turna kadar köfte, tavuk, gözleme de yenebiliyor.
Gölyazı'ya girişten itibaren sağlı sollu dizilen stantlarda hediyelik eşyalar, bölgede yetişen meyve ve sebzeler satılıyor. Yıllardır balıkçılık yapan mahalle sakinlerinin çoğu, artık bu stantlarda ürün satarak geçimini sağlıyor.
Yıllarca sazan, kerevit ve turna için göle açılan balıkçı kayıkları da balıkçılık azaldı diye atıl kalmadı. Balıkçılar, halen özenle baktıkları kayıklarla Gölyazı'ya gelen turistlere belli ücret karşılığında göl gezintisi yaptırıyor.
Gölü gezenler, yaz aylarında açan eşsiz güzellik sergileyen Nilüfer çiçeklerini, bazen gölde beslenen bazı kuş türlerini yakından görebiliyor.
Birçok gezgin de göl kıyısında bekleyip gün batımını fotoğraflıyor, ya da batan güneşe karşı göl manazarasıyla kahvehanede çayını yudumluyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: