CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, girdi maliyetlerindeki artış ve sahte bal konusunun arıcıları zor durumda bıraktığını söyledi.
Niğde’nin Çamardı ilçesinde arıcılarla bir araya gelerek arıcılık sektörünün sorunlarını yerinde dinleyen Gürer, 15 yıldır arıcılık yapan üreticilerle don olaylarından sahte bala, tarımsal ilaçlamaların arılara verdiği zarardan devlet desteklerinin yetersizliğine kadar birçok konuyu konuştu.
Arıcılık yapan Eren Erdoğan, arılara bakım ve besleme yapamadıklarını belirterek, "Şu anki sorunlarımız mevsimsel olarak bu yıl arı ölümlerinin çok fazla olması. Bu, tabii ki doğasal etkenlerden kaynaklanıyor. Bunun yanı sıra, ilaçlamaların çok yaygın olması ve desteklemelerin yetersiz kalması da sorunlarımız arasında yer alıyor." dedi.
Bal üretimin de bu yıl düşeceğini dile getiren Erdoğan, önemli sorunlarından birinin de sahte ballar olduğunu aktardı.
Pazarlamada ballarının sahteleri yüzünden gerçek değerini bulmadığını anlatan Erdoğan, "Çünkü sahte ballar çok. Bataklığın kökünü kurutmak lazım diye düşünüyorum. Sivrisineği öldürmek yerine bataklığın kökünü kurutmak lazım." ifadesini kullandı.
Gürer ise Niğde'nin önemli bir üretim alanı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Üreticiler daha önce arıları başka bölgeye götürürken, bu yıl götüremiyorlar. Mazottaki her artış üreticiye yansıyor. Nakliye maliyeti artıyor. Şekerdeki her artış üreticiye yansıyor. Balda biz dünya markası olacağız diyorduk, ama görüldüğü gibi arıcılar da yaşadığı sorunlarla baş başa. Çünkü çiçeğin olmaması, arı için önemli bir beslenmeden uzaklaşma yaratıyor. Bunun yanı sıra, kendi maliyetlerindeki artışla arıcılar için sorun oluşuyor. Bu nedenle arıcılar da destek bekliyor."
Zirai ilaçlamanın arıcılığa zarar verdiğini vurgulayan Gürer, “Arıcılığın bir derdi de açık tarım arazilerinde yapılan ilaçlamalardaki ilacın etkisi. Bununla ilgili de önlemlerin alınması yönünde çağrılarımız geçmiş dönemde olmuştu. Arıların varlığı düşünülerek arıyı öldürmeyecek, yalnızca zararlıya yönelik ilaçların geliştirilmesi gerekiyor" dedi.
Arıcı Lütfü Erdoğan da sahte balla mücadele etmeye çalıştıklarına dikkati çekerek, "Elimizden de bir şey gelmiyor, yani sesimizi duyuramıyoruz. Raflarda 50 liraya, 60 liraya sahte bal satılıyor, şeker bile değildir yani" diye konuştu.
Arılar için gerekli ilaçların bulunamadığını da belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ülkemizde arıcılık üzerine yapılan ilaç gerçekten yok. Önemli bir ilaç bu, bu arılarda aynı hayvanlarda olduğu gibi arı biti dediğimiz, arı kenesi dediğimiz sorun var. Bu sebeple dışa bağımlıyız genelde, onu da sürekli bulamıyoruz. Yüzde 90’ı ithal. Bunların da fiyatı dövize bağlı. Bir de istediğimiz zaman bulamıyoruz. Yurt dışından gelirse ancak işte öyle bulabiliyoruz.Arı ilacı olmazsa sorun olur.”
Gürer ise arıcılıkta da girdi maliyetlerinin artması, ürünün değerini bulmamasının sorun olduğunu vurgulayarak, "Ama bir de tüketici açısından bakıyorsunuz; tüketici gerçekten iyi bal olup olmadığını bilmediği ürünü almak durumunda kalıyor. O daha şanssız, çünkü yine burada üretilen bal biliniyor. Bu balın da gerçek bal olduğu ortada. Sahte balla uğraşan da yok. Türkiye’de pazara sunulan balın daha dikkatli kontrol edilmesi lazım" dedi.
Gerçek bal üreticisinin sahte bal karşısında direnemeyince arıcılığı bırakma noktasına geldiğine dikkati çekerek, "Ülkemizde toplam koloni sayısı 9 milyona ulaşmıştır. Yurt içinde üretimde 120 bin ton civarında olmaktadır. Sahte olup olmadığını tüketicinin fark etmesi zor. Bu nedenle sahte bal pazarda yer buluyor." ifadesene kullandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: