BİLECİK- Bilecik'in Çukurören köyünde, yaklaşık 160 yıldır genetiği değiştirilmeden üretilen ve "kırmızı altın" olarak da bilinen coğrafi işaretli acı biberin hasadı tamamlandı ve dizim işlemine başlandı.
Mübadele döneminde Yunanistan'dan Bilecik'e göç edenlerin getirdiği tohumlarla 160 yılı aşkın süredir yetiştirilen acı biber, köylülerin önemli geçim kaynaklarından biri olmaya devam ediyor.
Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret belgesiyle tescillenen ürün, köylüler tarafından tek tek toplanıp iplere dizildikten sonra evlerin balkonlarında, çatılarında ve duvarlarında kurutulmaya bırakılıyor. Kırmızı rengiyle köyün cadde ve sokaklarını süsleyen biberler, kuruduktan sonra makinelerde öğütülerek pul biber haline getiriliyor.
Başta Ankara, İstanbul, İzmir ve Eskişehir olmak üzere Türkiye'nin birçok iline satılan ürünle ilgili konuşan üretici Müşerref Aydeniz, "Bu bizim ekmeğimiz, ata tohumumuz 160 senedir. Hasadını yaptığımız biberlerin güzellerini ayırarak bir dahaki sene için tohum üretiyoruz. Mart ayında ekeriz, mayıs ve haziran ayında aşılama yaparız. Eylül ve ekim ayında da topluyoruz. Bu bizim yıllardır geçim kaynağımız, çocuklarımızı okuttuk, evlendirdik, torunlarımızın sünnetini yaptık, onları evlendirdik" dedi.
Köydeki genç nüfusun azaldığını belirten Aydeniz, "Ben 60 yaşındayım, en genç biziz. Bizden sonra bu işi yapacak yok ve artık köyümüzde de fazla insan kalmadı" ifadelerini kullandı.
Aydeniz ayrıca, hasat ettikleri biberleri tek tek iplere dizerek güneşte kuruttuklarını ve daha sonra toz haline getirip tüccarlara sattıklarını söyledi.
Çukurören Köyü Muhtarı Muhittin Dündar ise, "Biberlerimizi mart ayında önce sıralar içinde çimlerini yetiştiriyoruz. Çimler yetiştikten sonra nisan, mayıs, haziran aylarında bahçelerimizde aşılıyoruz. Görmüş olduğunuz gibi eylül ayında biberlerimiz kızarıyor. Böyle kızardıktan sonra hasat ederek, eşlerimizle beraber bunları diziyoruz. Bunun özelliği, ata tohumu olması ve 160 yıldır aynı tohumdan üretilmesi. Havalar sıcak olduğu zaman bir ay içerisinde doğal bir şekilde kurur. Kuruduktan sonra pazara hazır hale geliyor. Makinelerimizde kıyıp pul biber haline getiriyoruz. Pazarlamasını da kendimiz yapıyoruz. Türkiye'nin her tarafına, Bursa'ya, İstanbul'a, İzmir'e, Eskişehir'e her tarafa gönderiyoruz" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: