AKSARAY - CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, mısır üreticileriyle bir araya gelerek sahada yaşanan sorunları dinledi.
Aksaray'ın Eskil ilçesinde tarlada üretici Ali Esmekaya ve Ali Güç ile mısırın gelişemediği alanları inceleyen Gürer, "Ülkemizde iki tür mısır yetiştiriliyor: Dane mısır ve silajlık mısır. Silajlık mısır hayvancılıkta yem kullanılırken dane mısır yağ, doğrudan tüketim ve yem sanayisinde değerlendiriliyor. 2023 yılında 9 milyon ton mısır üretildi. Ancak bu yıl kuraklık ve ithalat baskısıyla üretimde ciddi bir düşüş bekleniyor." dedi.
Gürer, 2025 yılının ilk 6 ayında 2 milyon 518 bin 250 ton mısır ithal edildiğini vurgulayarak, "Bu ithalat için ödenen döviz ise tam 649 milyon 644 bin 47 dolar. Oysa doğru bir tarım planlamasıyla bu mısırı kendi topraklarımızda yetiştirebiliriz. Ama çiftçi ya ekim zamanı ya da hasat öncesi ithalat sopasıyla karşı karşıya kalıyor" diye konuştu.
Ziyaret ettiği mısır tarlasında kuraklık nedeniyle büyüyemeyen ürünleri gösteren üretici Ali Esmekaya ise yeraltı su kaynaklarının bittiğini belirterek, "Sondaj açtık ama yeterli su alamadık. Sulayamadığımız için mısır yanıp kül oldu. Kuraklık da vurdu. Burası dane mısır tarlası ve ithalat bizi çok etkiliyor. Bu yıl geçen yıla göre mısır ekimi azaldı. Buğdayda da durum farklı değil. 25 milyon ton ihtiyacımız var ama ancak 19 milyon 500 bin ton üretebildik" ifadesni kullandı.
Başka bir üretici de geçmişe göre mısır üretimini yüzde 20 azalttığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Kışın tonu 13 bin liraya kadar çıkan mısır şimdi 10 bin 500 liraya düştü. Girdi maliyetleri arttı, ama gelir artmadı. Eskiden 400 koyunum vardı, hayvancılığı bıraktım. Tosun besiciliği yaptım, onu da bırakmak zorunda kaldım. Şimdi çiftçilikle ayakta kalmaya çalışıyoruz ama çok zor. Dün mısırın fiyatı 10 bin 500 liraydı. Girdi maliyetlerine göre en az 15-16 lira olması gerekir."
Üretici Ali Esmekaya ürettikleri dane mısırı Konya Ticaret Borsasına götürdüklerini ama ithalat söylentilerinin fiyatları hemen aşağı çektiğini belirterek, "İthalat haberi duyulunca borsa fiyatı düşüyor. Geçen yıl ekmeklik buğdayı 16 bin 500 liraya satacakken 13.750 – 14.000 liraya satmak zorunda kaldım. Bu yıl da mısır kısa boylu kaldı, başaklanma yok. Su olmayınca gelişme olmuyor. Tarlada ciddi zarar var. Gübre ve su olsaydı böyle olmazdı. Yan tarlada farklı tohum var, orada gelişme daha iyi. Bizim tarladaki artık toparlanamaz." dedi.
Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre arz açığı olan ürünlerden mısırın ülkenin her yerinde yetişebildiğine dikkati çekerek, "Farklı amaçla da kullanılabilen üründe doğru planlama ile arz açığı giderilebilir. İthalatçı politikalar yerine üretici bir politika önceliklenmelidir. İthalat zamanlaması üreticiye ekme der gibi oluşturulması sorunun derinleşmesine neden oluyor. Su tüketimi de mısır üretiminde önemli etken. Kuraklık mısır gelişimini engelliyor. Orta Anadolu da su giderek daha büyük krizlere yol açacak daralma içinde. Tarımsal sulama ürün desenini ve ürün rekoltesini doğrudan etkiliyor" diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: